Türkiye’ye yapılan doğrudan yabancı yatırımların tutarında
2015’ten bu yana bir azalış trendi var. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma
Konferansı(UNCTAD)’nın yayınladığı rapora[1]
göre 2015’te 19 Milyar USD seviyelerinde olan doğrudan yatırım tutarı 2020’de
yaklaşık 8 Milyar USD’ye kadar düşmüş durumda. Bu azalışa bir nebze olsun son
vermek isteyen Ekonomi Yönetimi yabancı sermayeye ek vergi avantajı getirdi.
Getirilen vergi avantajı ne oldu?
26.10.2021 tarih ve 31640 sayılı Re-Ga’da yayınlanan “7338
Sayılı Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un
59 uncu maddesi ile 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun
10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinin birinci paragrafından sonra
gelmek üzere aşağıdaki paragraf eklendi:
“Nakdi sermaye artışlarının, yurt dışından getirilen nakitle
karşılanan kısmı için bu oran %75 olarak uygulanır.”
Uygulama nasıl olacak?
Konuyu daha iyi anlamak adına Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10
uncu maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendine değinmekte yarar var.
Hatırlarsanız, Türkiye’de sermaye yeterliliği yeteri seviyede olmadığından 2015
yılında yapılan düzenlemeyle, sermayelerini nakden artıran veya yeni kurulan sermaye
şirketlerine sanal faiz indirimi getirildi. Daha teknik bir anlatımla, nakden
artırılan sermayenin Merkez Bankası tarafından ilgili yıl için açıklanan
bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık
ortalama faiz oranı ile çarpılmasından elde edilecek tutarın %50’sinin, kurumlar vergisi
matrahından indirimine olanak sağlandı. Üstelik sınırsız süreye sahip bu
uygulama oldukça rağbet gördü ve
mükellefler ciddi vergi faydaları sağladı.
7338 sayılı Kanun kapsamında yapılan düzenleme ile birlikte
%50 olan oran yurt dışı kaynaklı sermaye için %75 olmuştur. Üstelik bu oran
direkt Kanuna işlenmiş durumdadır. Yani artırılan sermayenin yatırım teşvik
belgesine dayalı yatırımın finansmanında
kullanılmasıyla ekstra 25 puan indirim gelmesi veya halka açık
şirketlerin nakit sermaye artırmaları sonucu hak kazandıkları 50 puana kadar
ekstra indirim hakkı gibi Tebliğle düzenlenmiş durumda değildir. Buradan, Kanun’la
Cumhurbaşkanına sermayenin yurt dışından gelip gelmediğine göre oran
farklılaştırma yetkisi verilmiş olmadığını görüyoruz.
Uygulama ne zamandan itibaren geçerli olacak?
7338 Sayılı Kanun’un 62 inci maddesinin ı bendi gereği 26 Ekim 2021 ve bu tarihten sonra yapılan/yapılacak madde kapsamındaki nakdi sermaye artışlarında indirim oranı %75 olacaktır.
Örnek hesaplama
Basit bir örnekle durumu sormutlaştıracak olursak; “%100 Alman ortaklı ABC San. Tic. A.Ş.” 3 Kasım 2021 tarihinde yapmış olduğu Olağanüstü Genel Kurul toplantısında sermayesini 5 Milyon EUR karşılığı 60 Milyon TL artırmaya karar vermiştir. Aynı ay içinde ABC GMBH tarafından ilgili bedel EUR cinsinden şirketin banka hesaplarına gönderilmiş ve ilgili sermaye artışı için gerekli Sicil kayıtları tamamlanmıştır. Bu durumda ABC San. ve Tic. A.Ş.’nin 2021 hesap dönemi dördüncü geçici vergi döneminde kazancından indireceği tutar 1,5 Milyon TL olacaktır(Faiz oranı %20 alınmıştır).
Kurum kazancından indirilebilecek
tutar |
= |
Nakdi sermaye artışı |
x |
Ticari krediler faiz oranı |
x |
İndirim oranı |
x |
Süre |
Kurum kazancından indirilebilecek
tutar |
= |
60 Milyon TL |
x |
% 20 |
x |
% 75 |
x |
2/12[2] |
= |
1,5 Milyon TL |
Sorumlu Vergicilik Bakışıyla…
Yurt dışı kaynaklı nakit sermayeye getirilen ekstra faiz
indirimi sayesinde alternatif finansman kaynağı olarak tercih edilen borçlanmadan
kaynaklı faiz ve döviz cinsinden borçlanma yapıldıysa kur farkı gideri
azalacaktır. Yeni düzenlemeyle vergi dışı bırakılan tutar gider yazılan borç ve
kur farkından daha az olacağından bu bütçeye ek vergi geliri sağlayacaktır.
Umarız yeni düzenleme amacına ulaşır.