Sadece İdareler için Değil Kamuoyu için de Şeffaflık -Avrupa Birliğinin Kamuya Açık Ülke Bazlı Raporlama Direktifi Çok Uluslu Grupları Nasıl Etkileyecek?

Yayınlanma Tarihi: 17 Kasım 2021


Avrupa Komisyonu, 2013/34/AB Muhasebe Direktifinin, vergi şeffaflığının arttırılması amacıyla kamuya beyan zorunluklarını içerecek şekilde revize edilmesi önerisini Nisan 2016 tarihinde Avrupa Parlamentosu takdirine sunmuştur. Aradan 5 yıldan uzun süre geçtikten sonra 28 Eylül 2021 tarihinde, Kamuya Açık Ülke Bazlı Raporlama Direktifi olarak da anılan metin; AB Konseyi tarafından nitelikli oy çokluğu ile kabul edilmiştir. 11 Kasım 2021 tarihinde ise Avrupa Parlamentosu ikinci okumasında metnin adaptasyonunu kabul etmiştir.

Direktifin yürürlüğe girebilmesi için kalan adım; Avrupa Parlamentosunun provizyonel anlaşma onayıdır. Direktif, metnin AB Resmi Gazetesi’nde yayımlanmasının 20. Günü yürürlüğe girecek ve AB Üyesi devletler 18 ay içerisinde metni kendi yerel mevzuatlarına uyarlayacaklardır. Mevzuatın uyarlanmasından sonra en geç 12 ay içinde yürürlüğe girmesi beklenmektedir.

Kamuya Açık Ülke Bazlı Raporlama Direktifi, son 2 yıl için konsolide cirosu 750 milyon Euro’yu aşan Grupları  kapsayacak. Benzer olarak OECD/G20  Vergi Matrahı Aşındırması Kar Aktarımı ( BEPS) inisiyatifi kapsamında yer alan Ülke Bazlı Raporlama yükümlülüğü de konsolide cirosu 750 mil Euro’yu aşan Gruplara getirilmişti.  

Ülke Bazlı Raporlama sadece Vergi İdareleri ile paylaşılırken, Kamuya Açık Ülke Bazlı Raporlama Direktifi ile Ülke Bazlı raporlamada yer alan  bilgilerin Avrupa’da faaliyet gösteren Nihai Ana İşletme ya da Nihai Ana İşletmesi Avrupa dışında olsa bile Avrupa’da faaliyet gösteren iştiraki/şubesi vasıtasıyla kamu ile paylaşılması düzenlemekte. Raporlar, AB Üye Devlet Ticari Sicil Kayıtlarında ve ayrıca Şirketlerin internet sitesinde 5 yıl boyunca  yayımlanacak.

OECD BEPS Projesi Ülke Bazlı raporlamada, Gruplar hakkındaki vergisel ve finansal bilgilere sadece İdareler erişebilse de AB Direktifi ile paydaşlar için şeffaflığın arttırılmasını sağlamak için söz konusu bilgilerin kamuya duyurulması hedeflemekte. Bu vesileyle  hesap verilebilirlik, vergi şeffaflığı ve saydamlığının arttırılması ve belirli Çok Uluslu Grupların vergi uyumları hakkında  kamunun bilgilendirilmesi amaçlanmaktadır.

AB Direktifi ilk aşamada AB üyesi devletleri ilgilendiriyor olsa da Avrupa’da belirli ölçekte iştiraki ve şubesi olan Türk merkezli Çok Uluslu İşletmeler de kapsama girecek.  Türk merkezli Grupların Avrupa iştirakleri nedeniyle kapsama girmesi için Avrupa’da faaliyet gösteren iştirakin belirli bilanço ve gelir tablosu büyüklüğünde olması gerekmekte.  Konsolide cirosu son 2 yıl 750 mil Euro’yu aşan  Türk merkezli bir Grubun Avrupa’daki iştirak(eri) AB orta ve büyük ölçek olarak sınıflanan Şirketler arasına giriyorsa; bu durumda Avrupa iştirakinin kapsama girmesi ve Grup Bilgilerini kamu ile paylaşması gerekmekte. Avrupa’da yer alan Şubeler de eğer grup konsolide cirosu son 2 yılda 750 mil Euro’yu aşıyorsa yine kapsama girecekler. Sadece Grubun zaten Avrupa’da iştiraki varsa bu Şubeler ilaveten bir raporlama yapmayacaklar.

Raporlanacak veriler Ülke Bazlı Raporlamada yer alan verilerin benzeri. Gruba ait tüm Şirket bilgileri, ülkeleri, faaliyet alanları, çalışan kişi sayısı, ilişkili/ilişkisiz gelir tutarları, vergi öncesi kar/zarar, tahakkuk eden ve ödenen vergiler ve birikmiş kar/zararlar. Tahakkuk eden ve ödenen vergiler arasında önemli farklar varsa bu farkın açıklanması da gerekmekte. Ayrıca Gruba ait tüm ülkelerin; AB üyesi olup olmadığı ya da AB gri listede yer alıp almadığı da belirtilecek.

Raporlamanın sorumluluğu; Grubun Nihai Ana Merkezi Avrupa’da ise  Nihai Ana Merkez  yönetim kurulunda, diğer durumlarda ise Avrupa’da faaliyet gösteren iştirak ya da şube yönetiminde olacak.

Önemli bir husus ise bağımsız denetime tabi Gruplara ait bağımsız denetim raporlarında; Grubun halka açık bildirim yapma yükümlülüğü olup olmadığının tespiti ve varsa bu raporun  beyan edilip edilmediğinin görüşü yer alacak.

Bununla birlikte Çok Uluslu Grup bilgilerine erişim oldukça; söz konusu veriler transfer fiyatlandırması analizleri; vergi incelemeleri ve  dava süreçlerinde de kullanılabilir hale gelecek ve söz konusu durum kullanım şekline göre mükellefler için hem avantaj hem de dezavantaj olabilecek.

Kısaca, Uluslararası vergilemede yaşanan gelişmelere Avrupa Birliği cephesinden de yeni bir raporlama yükümlülüğü gelmekte. Hem de bu raporlama; grupların belki de en kıymetli varlıkları müşterilerine, paydaşlarına ve ülke vatandaşlarına. Vergi etiği ve Şirket prestijin yanana olduğu günümüzde; Çok Uluslu Gruplar kamu vicdanı nezdinde itibar kaybına uğramamak için  vergi pozisyonlarına her zamankinden çok dikkat etmek zorunda. Şeffaflıktan korkmamak da uzun süreden beri altını çizdiğimiz sorumlu vergicilik anlayışını ısrarla sürdürmekle mümkün. Yeni gelişmeler ışığında Tüm grupların bu farkındalığını arttırmalarını ve gelişmeler takip etmelerini önermekteyiz.

 

 

 

Başak Diclehan
Transfer Fiyatlandırması, Şirket Ortağı
bdiclehan@kpmg.com