Yaz
geldi, okulların tatile girmesiyle birlikte, bazı öğrencilerin çalışma,
bazılarının da staj planlaması gündeme gelmektedir. Staj yapma, mesleki eğitime
devam etme veya bir işyerinde hizmet akdine tabi olarak işçi gibi çalışma; iş
mevzuatı, mesleki eğitim mevzuatı ve sosyal güvenlik mevzuatını ilgilendirmektedir.
Yaza girerken öğrencilerin çalışma usul ve esaslarının nasıl olacağı, sosyal
güvenlik yükümlülüklerinin kim tarafından üstlenileceği konusunda bir takım
sorunlar yaşanmaktadır. Öğrenciler, çocuklar ve gençler zorunlu staj kapsamında
bir yerde çalışacaksa stajyer olarak, mesleki eğitime tabi tutulacaksa çırak,
kalfa, usta olarak, eğer bunların dışında resmi (zorunlu) prosedüre tabi
olmadan işçi olarak çalışacaklarsa işçi kabul edilecektir. Bu üç grup farklı mevzuat
hükümlerine tabi olmalarına rağmen sosyal güvenlik hak ve yükümlülükleri 5510
sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda düzenlenmiştir.
1.
Staj yapmak isteyen öğrencilerin sigortalılık bildirimi
Lise
veya üniversite eğitiminde bazı öğrenciler zorunlu staj kapsamındadır. Bu
öğrencilerin sigorta bildirimleri, 5510 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin
birinci fıkrasının (b) bendi gereğince okulları tarafından yapılmaktadır. Bazı
öğrenciler ise zorunlu staj kapsamında olmamasına rağmen iş becerilerini geliştirme,
teorik bilgilerini sahaya yansıtma veya işi/işyerini tanıma gibi amaçlarla staj
yapmak isteyebilir. Staj yapmak isteyen öğrenciler okullarına başvuru yapıp
stajları okulları tarafından uygun görüldüğü zaman, sigorta bildirimleri 5510
sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince
okulları tarafından yapılacaktır. Bu durumda fiilen çalışılan/ staj yapılan işyerinin
sigorta bildirim yükümlülüğü doğmayacak olup, iş sağlığı ve güvenliği önlemleri
bakımından işverenin sorumluluğu devam etmektedir. Diğer yandan stajyerin iş
kazası geçirmesi veya meslek hastalığına tutulması durumunda iş kazası veya
meslek hastalığı bildirimini fiilen çalışılan/ staj yapılan işyeri işvereni yapmak
zorundadır.
Staj
yapan öğrenciye işvereni tarafından ücret ödemesi yapılabilir. Sigorta
bildiriminin kim tarafından ve hangi sigorta koluna göre yapılacağını ödemenin
miktarı belirleyecektir. Eğer günlük prime esas kazanç alt sınırının otuz
katından fazla olmayacak şekilde yani aylık asgari ücret veya asgari ücretten
düşük ödeme yapılacaksa, sigorta bildirimini okul yapacaktır. Okulun yaptığı
sigorta kapsamında, kısa vadeli sigorta kollarından iş kazası ve meslek
hastalığı sigortası (prim oranı=%1) uygulanmaktadır. Stajyerler, genel sağlık
sigortası açısından bakmakla yükümlü olunan kişi durumunda değilse yani anne
veya babası üzerinden sağlıktan yararlanamıyorsa, bu kişiler için okulu ayrıca genel
sağlık sigortası primi de (%5) ödeyecektir.
Stajyerlere
asgari ücretin üzerinde ödeme yapılıyorsa, sigorta bildirimlerinin işverenleri
tarafından yapılması gerekmektedir. Kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına ek
olarak işsizlik sigortasına tabi olacak şekilde yani normal işçi gibi sigorta bildirimi
yapılması gerekmektedir. Aksi takdirde sigortasız işçi çalıştırma kapsamında
idari para cezasına maruz kalınabilir. Yararlanılan teşvik ve destek tutarları
geri alınabilir.
2.
Staj kapsamında olmadan öğrencilerin çalışması
3308
sayılı Kanunda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim
gören öğrenciler ile meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri
sırasında staja tabi tutulan öğrenciler, meslekî ve teknik ortaöğretim
sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi gören öğrenciler ile 2547
sayılı Kanunun 46 ncı maddesine tabi olarak kısmi zamanlı çalıştırılan
öğrencilerden olmayan yani kendi istekleri ile bir işyerinde çalışmak
isteyen öğrencilerin sigorta bildirimleri işverenleri tarafından yapılması
gerekmektedir. Bu öğrencilere ücret ödensin veya ödenmesin 5510 sayılı Kanunun 4
üncü maddesinin birinci fıkrasının a bendi kapsamında sigorta bildirimleri
yapılması gerekmektedir. Aksi takdirde sigortasız işçi çalıştırma kapsamında
idari para cezasına maruz kalınabilir.
Diğer
yandan öğrenciler her işyerinde çalıştırılamaz. Öğrencinin yaşı, çalıştığı
işyerinin tehlike sınıfı veya gece çalışması gibi durumlar belirleyicidir. Çocuk
ve genç işçilerin sağlık ve güvenliklerini, fiziksel, zihinsel, ahlaki ve
sosyal gelişmelerini veya öğrenimlerini tehlikeye atmadan çalışma şekillerinin
esaslarını belirlemek ve ekonomik istismarlarını önlemek amacıyla 4857 sayılı
İş Kanununun 71 inci maddesine dayanılarak “Çocuk ve Genç İşçilerin
Çalıştırılma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” düzenlenmiştir.
İlgili yönetmelikle genç ve çocuk işçi
tanımları şöyle yapılmıştır:
Genç işçi: 15 yaşını tamamlamış, ancak
18 yaşını tamamlamamış kişiyi,
Çocuk işçi : 14 yaşını bitirmiş, 15
yaşını doldurmamış ve ilköğretimini tamamlamış kişiyi, ifade eder.
Genç veya çocuk işçiler hafif işlerde
çalışabilir. Hafif işler, yapısı ve niteliği itibariyle ve yerine getirilmesi sırasındaki
özel koşullara göre;
a) Çocukların gelişmelerine veya sağlık
ve güvenliklerine zararlı etki ihtimali olmayan,
b)
Okula devamını, mesleki eğitimini veya yetkili merciler tarafından onaylanmış
eğitim programına katılımını ve bu tür faaliyetlerden yararlanmasını
engellemeyen işleri ifade eder.
4857
sayılı Kanunun 69 uncu maddesine göre gece dönemine denk düşen 20.00-06.00
saatleri arasındaki işçi postalarında, 18 yaşını doldurmamış çocuk ve genç
işçilerin çalıştırılmaları yasaktır.
Yıllık
izin konusunda da çocuk ve genç işçilere yönelik farklı düzenleme
yapılmıştır. Çocuk ve genç işçilere
verilecek yıllık ücretli izin süresi 20 günden az olmamaktadır. Yıllık ücretli
iznin kesintisiz kullandırılması gerekir, ancak yararına olduğu durumlarda
çocuk ve genç işçinin isteği üzerine en fazla ikiye bölünerek
kullandırılabilir. Okula veya eğitime devam eden çocuk ve genç işçilere yıllık
ücretli izinleri okulların tatil olduğu, kursa ve diğer eğitim programlarına
devam edilmediği dönemlerde verilir.
İlgili
yönetmelikle yaş ve çalışılabilecek işler sınıflandırılmıştır. İşyerinizde
öğrenci çalıştırmadan önce yaşına, çalıştırılacak işin niteliğine (hafif
işler/tehlikeli işler) veya çalıştırılacak zaman aralığına (gece/ gündüz) dikkat
edilmelidir. Daha sonra sigorta bildirimlerinin yukarıdaki açıklanan usullere
göre yapılması uygun olacaktır.
