Vergi Kanunlarında yer alan zaman aşımı
düzenlemeleri, vergi idaresi bakımından
belirli süreler sonrası vergi alacağının ortadan kalmasını veya mükellef
tarafından ise vergi borcunun ve vergi iadesine konu bir alacağın ortandan kalmasını ifade eder. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi
Kanunu’nda KDV iade taleplerine yönelik zaman aşımına ilişkin herhangi bir
düzenleme bulunmamakla birlikte KDV
iade taleplerinde, 213 sayılı Vergi Usul Kanun’un 114 üncü maddesinde yer alan
“5 yıllık zamanaşımı süresi” dikkate alınmaktaydı. Ancak 29/03/2018 tarih ve 7104 sayılı
Kanunu’nun 10 uncu maddesi ile 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun
32’nci maddesinin 1 inci fıkrası, “indirilemeyen Katma Değer Vergisi,”
ibaresinden sonra gelmek üzere “işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen
ikinci takvim yılının sonuna kadar talep edilmesi şartıyla”
ibaresi eklenmiştir. Söz konusu
değişiklik sonrası 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 32’nci
maddesinin 1 inci fıkrası aşağıda gibi
değişmiştir.
“Bu
Kanunun 11, 13, 14 ve 15 inci maddeleri ile 17 nci maddenin (4) numaralı
fıkrasının (s) bendi uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle
ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen Katma Değer Vergisi, mükellefin
vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak Katma Değer Vergisinden
indirilir. Vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin
indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen Katma Değer Vergisi,
işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar talep
edilmesi şartıyla Maliye ve Gümrük Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre
bu işlemleri yapanlara iade olunur.”
Yukarıda açıklanan değişiklik 01.01.2019
tarihinden itibaren yürürlüğe girmiş olup
bu yasal düzenlemeyle “KDV
mükelleflerinin tam istisna işlemlerden kaynaklanan KDV iade
taleplerinin istisna teslimlerin gerçekleştiği yılı izleyen yıl başından
itibaren 2 yıl içinde KDV iade talep dilekçesi verilmek suretiyle talep
edilmesi şartıyla yerine getirileceği, aksi durumda ise KDV mükelleflerin KDV iade talep haklarını kaybedeceği belirlenmiştir. Bu yasal düzenlemeyle kanun koyucu tarafından
KDV mükelleflerin KDV iade alacakları ile KDV iade taleplerinin süresine
yönelik kısıtlayıcı bir düzenleme yapılmıştır.
7104 sayılı Kanun ile 3065 sayılı Katma
Değer Vergisi Kanunu’nda yapılan
“KDV iade alacakları ile KDV iade taleplerinin süresine yönelik
kısıtlayıcı” yasal düzenlemenin
uygulamasına yönelik açıklamaları içeren 23 Seri No.lu KDV Genel Uygulama
Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ 15.02.2019 tarih ve 30687 sayılı
Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Söz
konusu tebliği ile 7104 sayılı Kanunu ile 3065 sayılı
Katma Değer Vergisi Kanunu’nda
yapılan KDV iade alacakları ile KDV iade taleplerinin süresine
yönelik kısıtlayıcı düzenlemenin hangi yıllara ilişkin
KDV iade taleplerini kapsadığı ve diğer
iade hakkı doğuran işlemlere yönelik olarak
da uygulanıp uygulanmayacağı
aşağıdaki gibi açıklanmıştır:
“8.
İade Talep Süresi
2019 ve
izleyen yılların vergilendirme dönemlerine ilişkin işlemlerden kaynaklanan iade
taleplerinde aşağıdaki iade talep sürelerine uyulur.
8.1.
İndirimli Orana Tabi İşlemlere İlişkin İade Talep Süresi
3065
sayılı Kanunun (29/2) nci maddesine göre, Cumhurbaşkanı tarafından vergi
nispeti indirilen teslim ve hizmetlerle ilgili olup indirim yoluyla
giderilemeyen ve tutarı Cumhurbaşkanınca tespit edilecek sınırı aşan verginin
iadesinin en geç izleyen yıl talep edilmesi gerekmektedir.
Bu
çerçevede mükelleflerin, indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklanan iade
taleplerini, en geç indirimli orana tabi işlemin gerçekleştiği yılı izleyen
yılın Ocak-Kasım vergilendirme dönemlerine ilişkin beyannamelerin (yılın sonuna
kadar verilen Ocak-Kasım vergilendirme dönemlerine ilişkin verilen düzeltme
beyannameleri dahil) herhangi birinde iadeye konu olan KDV alanında beyan
etmeleri ve indirimli orana tabi işlemin gerçekleştiği yılı izleyen yılın
sonuna kadar standart iade talep dilekçesiyle birlikte iade talepleri için
Tebliğin ilgili bölümlerinde sayılan belgelerle (teminatla talep edilen
iadelerde teminat dahil) vergi dairelerine başvurmaları zorunludur. Bu sürelere
uygun olarak YMM KDV İadesi Tasdik Raporuyla talep edilen iadelerde, söz konusu
YMM Raporunun, indirimli orana tabi işlemin gerçekleştiği yılı izleyen yılın
sonundan itibaren altı ay içinde ibrazı zorunludur. Bu süre içinde YMM
Raporunun ibraz edilmemesi halinde iade talebi ivedilikle incelemeye sevk
edilir.
İade
talep süresinin dolmasından sonra, geçmiş dönemler için düzeltme beyannamesi
verilmek suretiyle ve/veya standart iade talep dilekçesi ve ilgili belgeler
ibraz edilmek suretiyle iade talep edilmesi mümkün değildir. Ancak, Tebliğin
ilgili bölümlerinde aranan belgeler süresinde ibraz edilmekle birlikte, bu
belgelerin muhteviyatında eksiklikler bulunması halinde, eksikliklerin bu
süreden sonra tamamlanabilmesi mümkündür.
……………….
8.2.
Tam İstisna Kapsamındaki İşlemlere İlişkin İade Talep Süresi
3065
sayılı Kanunun 32 nci maddesine göre, iade talebinin, iade hakkı doğuran
işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar
yapılması zorunludur.
Buna
göre, Kanunun 32 nci maddesi ile geçici maddelerde yer alan tam istisna
kapsamındaki işlemlere ilişkin iade talebinde bulunacak mükelleflerin,
istisnaya tabi işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılının
sonuna kadar ilgili dönem beyannamelerinde istisnaya ilişkin yüklenilen KDV
sütununu doldurmaları ve en geç bu süre içinde standart iade talep dilekçesiyle
birlikte iade talepleri için Tebliğin ilgili bölümlerinde sayılan belgelerle
(teminatla talep edilen iadelerde teminat dahil) vergi dairelerine başvurmaları
zorunludur. Bu sürelere uygun olarak YMM KDV İadesi Tasdik Raporuyla talep
edilen iadelerde, söz konusu YMM Raporunun, istisnaya tabi işlemin
gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılının sonundan itibaren altı ay
içinde ibrazı zorunludur. Bu süre içinde YMM Raporunun ibraz edilmemesi halinde
iade talebi ivedilikle incelemeye sevk edilir.
İade
talep süresinin dolmasından sonra, geçmiş dönemler için düzeltme beyannamesi
verilmek suretiyle ve/veya standart iade talep dilekçesi ve ilgili belgeler
ibraz edilmek suretiyle iade talep edilmesi mümkün değildir. Ancak, Tebliğin
ilgili bölümlerinde aranan belgeler süresinde ibraz edilmekle birlikte, bu
belgelerin muhteviyatında eksiklikler bulunması halinde, eksikliklerin bu
süreden sonra tamamlanabilmesi mümkündür.
………………….
8.3.
Kısmi Tevkifat Uygulanan İşlemlere İlişkin İade Talep Süresi
Mükelleflerin,
3065 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi kapsamındaki kısmi tevkifat uygulanan
işlemlerine ilişkin iade taleplerini, tevkifata tabi işlemin gerçekleştiği
dönemi izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar ilgili dönem beyannamelerinde
iadeye konu olan KDV alanında beyan etmeleri ve en geç bu süre içinde standart
iade talep dilekçesiyle birlikte iade talepleri için Tebliğin ilgili
bölümlerinde sayılan belgelerle (teminatla talep edilen iadelerde teminat
dahil) vergi dairelerine başvurmaları zorunludur. YMM KDV İadesi Tasdik
Raporuyla talep edilen iadelerde, söz konusu YMM Raporunun, tevkifata tabi
işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılının sonundan itibaren
altı ay içinde ibrazı zorunludur. Bu süre içinde YMM Raporunun ibraz edilmemesi
halinde iade talebi ivedilikle incelemeye sevk edilir.
İade
talep süresinin dolmasından sonra, geçmiş dönemler için düzeltme beyannamesi
verilmek suretiyle ve/veya standart iade talep dilekçesi ve ilgili belgeler
ibraz edilmek suretiyle iade talep edilmesi mümkün değildir. Ancak, Tebliğin
ilgili bölümlerinde aranan belgeler süresinde ibraz edilmekle birlikte, bu
belgelerin muhteviyatında eksiklikler bulunması halinde, eksikliklerin bu
süreden sonra tamamlanabilmesi mümkündür.”
7104 sayılı Kanunu ile yapılan sınırlandırma
neticesinde 2019 yılına ilişkin “İndirimli
Orana Tabi İşlemleri” gerçekleştiren mükelleflerin iade taleplerine ilişkin
durumlarını açıklayacak olursak;
- 2020 yılı sonuna kadar KDV iadesinin talep
edilmesi,
- 2020 yılı sonuna kadar KDV iade talebine ilişkin listelerin ve
hesaplama tablolarının internet vergi dairesi sistemine yüklenmesi,
- 2020 yılı sonuna kadar KDV iade talebine
ilişkin standart iade talep dilekçesini internet vergi dairesi sistemine
yüklenmesi,
- 2020 yılı sonuna kadar Teminat Mektubu ile
talep edilen KDV iadesinde ilişkin teminat mektubunun vergi dairesine diğer
belge ve bilgiler ile birlikte ibraz edilmesi,
- KDV
iadesinin YMM raporu ile talep edilmesi durumunda ise yukarıdaki tüm işlemleri yapılmasına müteakip
6 ay içinde YMM raporunun ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi
gerekmektedir.
Sonuç olarak;
7104 sayılı Kanunu ile 3065 sayılı
Katma Değer Vergisi Kanunu’nda yapılan
KDV iade alacakları ile KDV iade taleplerinin süresine yönelik
kısıtlayıcı yasal düzenlemenin
mükellefler bakımından ne getirdiğini özetleyecek olursak ;
- Süre sınırlamasının 2019 ve sonraki yıllara
ilişkin iade hakkı doğuran işlemlere ait KDV iade talepleri kapsadığı
- “Tam İstisna Türleri” itibariyle iade
talebinin, iade hakkı doğuran işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci
takvim yılının sonuna kadar yapılması zorunlu olduğu,
- Diğer iade türlerinden “Kısmi Tevkifat
Uygulanan İşlemlere” ilişkin iade talebinin, iade hakkı doğuran işlemin
gerçekleştiği dönemi izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar yapılması
zorunlu olduğu,
- “İndirimli Orana Tabi İşlemlere” ilişkin iade
talebinin, iade hakkı doğuran işlemin gerçekleştiği dönemi izleyen takvim yılının sonuna kadar yapılması zorunlu
olduğu,
belirtilmiştir.
Yapılan açıklamalardan anlaşılacağı
üzere 23 Seri No.lu KDV Genel Uygulama Tebliği ile “İndirimli Orana Tabi İşlemlere” ilişkin
KDV iade talebinin diğer iade türlerine göre 1 yıl daha kısa sürede talep
edilmesi şartıyla yerine getirebileceği belirtilmiştir. Bu nedenle 2019 yılına
ilişkin indirimli orana tabi işlemlerle ilgili olarak mükelleflerin KDV iade
taleplerine ilişkin (YMM Raporu hariç) gerekli dokümantasyonu bu yılın sonuna
kadar vergi dairelerine verilmesi gerekmektedir. Ancak, COVİD-19 salgının yol
açtığı zorlayıcı şartlar, mükelleflerin ve yeminli mali müşavirlerin bu
çalışmaları yapmasını geciktirmektedir. Vergi dairelerinin de eksik personelle
çalışması ve mükelleflerin henüz önceki yıllara ilişkin taleplerinin de
sonuçlanmamış olması, bu süre sınırlamasının pek çok mükellef için hak kaybına
neden olabileceğini göstermektedir. Bu nedenle, özellikle 2019 yılı indirimli
orana tabi işlemlerden doğan KDV iadeleri başta olmak üzere, mükelleflerin KDV
iade talep sürelerinde, uzatıma gidilmesinin yerinde olacağını
değerlendirmekteyiz. Mükelleflerin nakit kaynaklara erişimine ve vergi
yükümlülüklerini süresinde yerine getirme imkanlarına bu yolla destek olunması
gerekmektedir.