Kamudaki Emanetler Hesabı’ndaki Alacakların Zamanaşımı ve Gider Yazılabilme Durumu

Yayınlanma Tarihi: 18 Aralık 2020


Kamu idareleri, bazı işlemler dolayısıyla kişi veya kurumlardan emanet almakta, bu tutarları kayıtlarında “Emanetler Hesabı”nda izlemektedir. Emanet hesapları ile ilgili açıklamalar Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği ve sonrasında yapılan güncellemeler, genelgeler ve genel yazılarla açıklanmış olup, yazımızda emanetler hesabı, zaman aşımı ve gider olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği konusu tartışılacaktır.

İlk olarak 30.12.2006 tarihinde 26392 numaralı Resmi Gazete’de yayımlanmış olan “Merkezi Yönetim Muhasebe Yönetmeliği”nin başlıca amacı kamu idarelerinin hesap ve kayıtlarında saydamlık, işlemlerin tekdüzende, gerçek mahiyetine uygun bir biçimde kayıt altına alınması, zamanında ve doğru bir şekilde genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri çerçevesinde Genel Yönetim Muhasebe Yönetmeliğinde belirtilen standartlara uygun bir  biçimde hazırlanıp sunulmasına ilişkin esasları düzenlemektir.

Emanetler Hesabı Nedir?

Söz konusu yönetmelikte yapılan son değişiklikler 24.02.2018 tarihinde 30342 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Yönetmelikte yer alan, yazımızın konusunu oluşturan merkezî yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait hesap planında “333- Emanetler Hesabı” 262., 263. ve 264. maddelerde yer almakta olup, ilgili maddelerde hesabın niteliği , hesaba ilişkin işlemler ve hesabın işleyişi açıklanmaktadır.

Emanet hesaplarla ilgili açıklamalar aşağıdaki şekilde özetlenebilir.

-          Emanetler hesabı, kamu idarelerince emanet olarak nakden veya mahsuben tahsil edilen tutarların izlenmesi için kullanılır.

-          Emanetler hesabında kayıtlı paralardan nakden yapılan ödeme ve başka hesaplara aktarılan tutarlar ile başka bir muhasebe birimine gönderilenler için muhasebe işlem fişi düzenlenir.

-          Emanete alınan para aynı kişiye geri ödeniyorsa ve emanete alınma sırasında kendisine alındı belgesi veya muhasebeleştirme belgesinin onaylı bir nüshası verilmişse, bu alındı belgesi veya muhasebeleştirme belgesinin onaylı nüshası geri alınarak muhasebe işlem fişine bağlanır.

-          Emanet olarak alınan paralardan zamanaşımına uğramasından dolayı gelir kaydedilenlerle kanunen veya gönderilen haciz kararlarına dayanılarak muhasebe birimlerince tevkif edilen ve ilgili daire ve kurumlara ödenmesi gerekenler hariç olmak üzere, gerek parayı teslim edene gerekse istihkak sahibi sıfatıyla başkalarına verilmesi veya gelir kaydedilebilmesi için parayı teslim ettiren daire veya kurumca usulüne göre düzenlenmiş onaylı bordro, bildirim veya bu dairelerce paranın ilgililerine verilmesine ilişkin bir yazının ya da alındı belgesi arkasına yazılmış onaylı bir açıklamanın bulunması gerekir.

-          Elçilik ve konsolosluklarda emanetlerden nakden ve mahsuben yapılan ödemelerde harcamaların ayrıntılı dökümünü gösterir onaylı bir listesi aranır. Bu harcamaların karşılığında ilgili kurum ve kişilerden alınan fatura veya benzeri kanıtlayıcı belgeler liste ekine bağlanır.

Emanetlerde Zaman Aşımı Süreleri

16.08.2004 tarihinde Muhasebat Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan 2 Sıra No.lu “Emanet Yabancı Kaynaklar, Ödenecek Vergi ve Yükümlülükler ve Özel Tahakkuklar Hesaplarının Ayrıntı Kodları ve Zaman Aşımı Süreleri” konulu genelgesinin "IV. Zamanaşımı Süresi ve Başlangıcı" bölümünde aşağıdaki açıklamalara yer verilmiştir.

Saymanlıklarca tahsil edilerek emanetler hesabına kaydedilen paralar, zaman aşımı bakımından genel olarak 10 yıllık, 5 yıllık, 2 yıllık, 1 yıllık ve 6 aylık zaman aşımına tabi olanlar ile zaman aşımına tabi olmayan emanetler olmak üzere altı gurupta toplanır. Emanetlerin yıllara göre içeriği aşağıdaki tabloda belirtilmiştir.

10 Yıllık Zaman Aşımına Tabi Olan Emanetler

5 Yıllık Zaman Aşımına Tabi Olan Emanetler

2 Yıllık Zaman Aşımına Tabi Olan Emanetler

a) 4735 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden önce müteahhit ve taşeronlardan alınan geçici teminatlar
b) 4735 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden önce müteahhit ve taşeronlardan alınan kesin teminatlar
c) Adli teminat olarak alınan paralar                                    d) Memur yollukları, tapu akit ücretleri, icra kesintileri, posta ve haberleşme masrafları karşılıkları, resmi daire ve kurumlara ait 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilen emanetler ayrıntı kodlarına kayıtlı paralar alacaklısına iade edilmesi gerektiği; hacizli mallar satışından artan paralar ile mahkeme sonucuna kadar saymanlığa teslim edilen paralar

a) Ölen kimselerin üzerinde bulunup ölümünden sonra kaybolmaması için saymanlıklara teslim edilen paralar
b) Vekalet ücretleri merkez hissesi bölümünde kayıtlı paralar
c) 2548 sayılı Kanunun 2 nci maddesi hükmü uyarınca yiyecek bedellerinden doğan alacaklar

a) Kamu İhale Sözleşmeleri (Kanununun 13 üncü maddesine göre mahsup işlemi yapılmasına gerek bulunmayan haller)
b) Adli teminat olarak alınan paralar

1 Yıllık Zaman Aşımına Tabi Olan Emanetler

6 Aylık Zaman Aşımına Tabi Olan Emanetler

Zaman Aşımına Tabi Olmayan Emanetler

a) Vergi kanunları uyarınca vergi, resim ve harçlardan fazla veya yersiz olarak tahsil edilmesi nedeni ile geri verilmek üzere emanete alınan paralar
b) 4458 sayılı Kanuna Göre Alınan Emanetler ayrıntı kodundaki tutarlardan Gümrük Kanununun 180 inci maddesi hükmüne göre aynı Kanunun 177 nci maddesinin 1 numaralı bendinin (b), (d), (e), (f), (j) ve (k) alt bentlerinde belirtilen eşyanın satış bedelinden dağıtımından sonra artan paralar

a) 2978 sayılı Vergi İadesi Hakkında Kanun hükümlerine göre işverenler veya sorumlularca nakden veya hesaben alınan vergi iadelerinden hak sahiplerine süresi içerisinde ödenmeyerek saymanlıklara geri verilen tutarlar

a) Hastaneye gelen veya getirilen kimselerin üzerinde bulunup kendi rızaları ile saklanmak üzere alınan paralar
b) Kefalet Kanunu ve Kefalet Sandığı Nizamnamesi gereğince müteselsil kefalete bağlı memurların aylıklarından, Kefalet Sandığı nam ve hesabına aidat olarak kesilen paralarla zimmettar memurlardan Sandık adına tahsil edilen paralar
c) Pansiyon %12 leri
d) Teminatlardan, 506 sayılı Kanun gereğince kesilen sigorta primleri karşılıkları
e) 4857 sayılı Kanun gereğince Sosyal Sigortalar Kurumu adına tahsil edilen para cezaları


Zaman Aşımı Süresi Belirtilmeyen Emanetlerin Durumu

Yukarıda bahsi geçen genelgede, tabloda sayılan emanetler kapsamına girmeyen emanetlerin bütçeye gelir kaydedilmesine ilişkin zaman aşımı süreleri Bakanlıkça belirlenir açıklaması yer almaktadır.


Muhasebat Genel Müdürlüğü’nün “Emanetlerin Zaman Aşımı Süreleri” Yazısındaki Önemli Hususlar

Muhasebat Genel Müdürlüğü’nün 29.12.2017 yılında yayımlanan 90192509-210.06.01-28394 sayılı “Emanetlerin Zaman Aşımı Süreleri” konulu yazısındaki birkaç önemli hususa yer verilmiştir.

İlgili yazıda, yukarıda bahsi geçen genelgede yer alan “Zamanaşımı Süresi Belirtilmeyen Emanetler” başlıklı (G) bendinde, genelgede sayılan emanetler kapsamına girmeyen emanetlerin bütçeye gelir kaydedilmesine ilişkin zaman aşımı sürelerinin Bakanlık tarafından  belirleneceği ifade edilmektedir.

Aynı yazıda Türk Borçlar Kanunu ve Türk Medeni Kanunu’na atıfta bulunularak aşağıdaki açıklamaya yer verilmiştir.

“Ayrıca, 11/01/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 146 ncı maddesinde, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir.” ve 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun “Genel nitelikli hükümler” başlıklı 5 inci maddesinde de “Bu kanun ve Borçlar Kanununun genel nitelikli hükümleri, uygun düştüğü ölçüde tüm özel hukuk ilişkilerine uygulanır.” hükümleri yer almaktadır.”

Yayımlanan genel yazıdaki açıklamaya göre zaman aşımı süreleri belirlenmiş olanların belirlenen sürelerin sonunda, zaman aşımı süresi belirlenmemiş olanlar için ise kayıtlara alındığı tarihten itibaren genel hükümlere göre onuncu yılın sonunda zaman aşımına uğrayacağı belirtilmiştir.

Emanet Alacaklar Zaman Aşımına Uğradığında Gider Olarak Değerlendirilebilir mi?

Öncelikle ilk akla gelen “Zaman aşımına uğramış bir alacak değersiz alacak olarak değerlendirilebilir mi?” sorusudur.

Vergi Usul Kanunu’nun 322. maddesine göre değersiz alacaklar aşağıdaki şekilde hüküm altına alınmıştır.

“Kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline artık imkan kalmayan alacaklar değersiz alacaktır.

 Değersiz alacaklar, bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kaybederler ve mukayyet kıymetleriyle zarara geçirilerek yok edilirler.

İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin bu madde hükmüne giren değersiz alacakları, gider kaydedilmek suretiyle yok edilirler.”

Aslında zaman aşımına uğramış bir alacağın değersiz alacak olarak değerlendirilmemesi gerektiği kanısındayız. Alacağın süresi içinde istenmemesi, dava açma hakkının ortadan kalkması ve en önemlisi kişinin kendi hatasından dolayı alacağını takip etmemesi bu borcu değersiz alacak kapsamında değerlendirmenin önüne geçmektedir.

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın bir özelgesinde zaman aşımı hakkında:

“Zamanaşımı bir borcu doğuran, değiştiren, ortadan kaldıran bir olgu olmayıp var olan bir hakkın istenmesini ortadan kaldıran bir savunma aracıdır. Ayrıca, alacağın zamanaşımına uğraması durumu ancak alacaklının borçluyu ısrarla takip etmemesi neticesinde mümkün olduğundan ısrarla takip edilmeyen alacakların zamanaşımına uğraması halinde bunların değersiz alacak olarak kaydedilmesi mümkün bulunmamaktadır.”*

şeklinde açıklama yapmıştır.

Özet olarak, mükellefin emanet hesabında bulunan alacağını yasal süreler içerisinde istememesi kendi hatasından kaynaklı olup, bu alacağın kurum kazancının tespitinde gider olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı kanısındayız.

Sonuç Olarak

Emanetler zaman aşımına uğradığında kamu bütçesine gelir olarak kaydedilmektedir. Burada önemli olan husus, emanetin içeriğinin ve zaman aşımı süresinin doğru değerlendirilip, alacaklı tarafından herhangi bir hak kaybının söz konusu olmaması adına takibinin sağlanmasıdır. Diğer önemli husus ise, zaman aşımı süresi belirtilmeyen emanetlerin Türk Borçlar Kanunu ve Türk Medeni Kanun çerçevesinde değerlendirilip, on yıl üzerinden zaman aşımının hesaplanması gerektiğidir. Ek olarak zaman aşımına uğramış alacakların da kurum kazancının tespitinde gider olarak değerlendirilmemesi gerektiği kanaatindeyiz.

Bu yazımızda emanetlerde bulunan tutarların zaman aşımları sürelerinin mevzuat karşısındaki durumu ve bu konudaki bazı önemli noktalar ortaya konulmaya çalışılmıştır.

*Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından verilen 62030549-125[8-2016/165]-236148 sayılı 04.08.2017 tarihli özelgedir.

 

Yazarlar: Özlem Atay (Vergi, Kıdemli Müdür) & Esra Önder (Vergi, Müdür Yardımcısı)

Özlem Atay
Kıdemli Müdür
oatay@kpmg.com