Vergi
Denetim Kurulu Danışma Komisyonu tarafından alınan ve “Grup içi finansmanlarda faiz
oranı uygulanmasını” içeren Danışma Komisyonu Kararı son dönemde sıklıkla konuşulan
vergi konuları arasında yer alıyor. Vergi Denetim Kurulu Danışma Komisyonu; vergi
inceleme görevlerinin yürütülmesinde uygulama birliğini sağlamak ve mevzuat
hükümlerinin uygulanmasına ilişkin ortaya çıkan tereddütlü hususları gidermek
amacıyla Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’na görüş bildirmek üzere kurulmuş olan
bir Komisyon. Komisyon Kurul Başkanı tarafından onaylanan kararlar, onaylandığı
veya onayda belirtilen tarihte yürürlüğe girmekte ve Başkanlık bünyesinde
kurulan komisyonlar ve Vergi Müfettişleri,
onaylanan kararlar doğrultusunda işlem tesis etmek zorundalar. Özetle
vergi incelemelerinde vergi müfettişleri söz konusu komisyon kararları
doğrultusunda hareket etmek durumunda.
Vergi Denetim
Kurulu Danışma Komisyonu tarafından alınan karara göre; transfer
fiyatlandırması incelemelerinde mükelleflerin ortaklarına veya ilişkili
kişilerine para kullandırdığı durumlarda faiz oranının tespitinde iç emsal; iç
emsal yoksa Türkiye Cumhuriyet Merkez bankası (TCMB) tarafından ilan edilen Bankalarca
açılan ticari kredilere uygulanan ağırlıklı ortalama faiz oranının,
EUR/USD/TL cinsi döviz dışındaki borçlanmalarda bankalardan alınan faiz oranı
bilgilerinin kullanılması gerekmekte.
Bu kararın alınması
ile aslında Türkiye’de örneğini önceden görmediğimiz ancak diğer ülkelerde yer
alan güvenli liman (Safe Harbour) uygulamasının grup içi finansman ile sınırlı
olmak kaydıyla ülkemizde de uygulanacağını anlamaktayız.
Yaklaşık 30 yıl
önce OECD tarafından kapsamı belirlenen güvenli limanlar, emsallere uygunluk
ilkesinin uygulanmasında karşılaşılabilecek güçlüklerin bertaraf edilmesi amacı
ile vergi idarelerinin doğrudan kabul etmiş olduğu basit kurallar dizisinin
geçerli olduğu bir ortamı ifade etmekte. Uygun niteliklere sahip olan
mükelleflerin normal şartlarda geçerli olan vergi yükümlülüklerinin yerine
istisnaî ve genellikle daha basit nitelikte yükümlülüklere tabi olduğu güvenli
limanlar, transfer fiyatlandırması uygulamalarının mükelleflere ve vergi
idarelerine oluşturmakta olduğu bürokratik ve teknik yükün azaltılmasını
hedeflemekte. Güvenli limanların, belirli ilişkili işlemlerin transfer
fiyatlandırması hüküm ve düzenlemeleri kapsamından çıkarılması veya hüküm ve
düzenlemelerin bu işlemler için basitleştirilmesi şeklinde iki ayrı uygulama
şekli bulunmakta.
Danışma Komisyonu Kurulu
Komisyon kararında Türkiye’de tam mükellef kurumların ilişkili taraflarına
kullandıracağı paralarda uygulanması önerilen faiz oranları yer almakta.
Komisyon kararı grup içi finansmanlar için direk emsal alınacak verileri
vermekte, emsallere uygunluk ilkesini basitleştirmekte ve bu nedenle bize göre
bir güvenli liman olmaktadır.
Türkiye’deki
transfer fiyatlandırması incelemelerinde sıklıkla eleştirilen ve kullandırılan
paranın mevduat mı kredi mi olduğu, TCMB reeskont/avans faiz oranlarının mı,
Banka gösterge faiz oranlarının mı yoksa kararda yer aldığı üzere TCMB’ce ilan
edilen ticari kredi faiz oranlarının mı kullanılacağı tartışmasını ortadan
kaldıran bu kararın; özellikle yurtdışı Grup Şirketlerine veya Grup Şirketlerinden
yapılacak borçlanmalarda uygulanacak ve OECD modeli esas alınarak yapılan somut
emsal analizleri sonucu tespit edilecek emsal faiz oranları ile Kararda
referans verilen faiz oranları arasında fark olabileceği ve bu tür farklarda
İdare’nin alacağı tutumun da ayrıca değerlendirilmesi uygun olacaktır. Komisyon
Kararın sadece yurtiçinde mukim Grup Şirketleri arasındaki borçlanmalarda
dikkate alınmasının da pratikte karşılaşılan sorunları çözebileceğini
düşünmekteyiz.