Önce Tebliğ Sonra Önerge Derken Enflasyon Muhasebesinden Vaz Geçildi. Son Çare Sürekli Yeniden Değerleme!

Yayınlanma Tarihi: 26 Aralık 2025


Önce Tebliğ Sonra Önerge Derken Enflasyon Muhasebesinden Vaz Geçildi. Son Çare Sürekli Yeniden Değerleme!

 

Enflasyon muhasebesi tartışmalarla başladığı gibi yine tartışmalarla son buldu. Herkesin dört gözle beklediği ve bir hevesle düzelttiği 2023 yılı bilançolarıyla başlayan serüven, yetersiz kalan alt düzenlemeler nedeniyle bir sorun yumağı haline geldi. 2023 yılına yönelik düzeltme işlemleri vergi efekti yaratmadığı için pek çoğumuz bu sorun yumağını görmezden geldi.

Dişe dokunur bir özkaynak tutarına ya da bilanço büyüklüğüne sahip olmayan şirketlerimiz enflasyon muhasebesiyle birlikte büyüdü de büyüdü. Sonradan gördük ki bu kadar büyümek çok da işe yaramıyor, işe yaramadığı gibi sorunların da derinleşmesine neden oluyordu. Küçükken mutlu ve huzurlu olan şirketlerimizi artık bu sorunlar tedirgin etmeye başladı. 2024 yılına geldiğimizde ise görmezden gelinen sorunlar, sorunların çözümünde yetersiz kalan mevzuat nedeniyle kendini iyiden iyiye hissettirmeye başladı. Kar dağıtacaksınız dağıtamıyor, sermayeyi artıracaksınız artıramıyor, bölünsen dert birleşsen başka sorun, düzeltsek de mi ayırsak ayırsak da mı düzeltsek, işletmeden çekiş olur mu olmaz mı, VUK’a göre mi TMS’ye göre mi? Say say bitmez! Neyse ki sevabıyla günahıyla 2024 yılını da geride bıraktık.

2025 yılı geçici vergilendirme dönemlerinde enflasyon muhasebesinin uygulanmayacağına yönelik düzenleme, rahat bir nefes aldırdı.  Tatil modunun açılmasıyla birlikte kum, deniz, güneş derken sayılı günler çabucak geçti ve enflasyon muhasebesi ateşi yeniden harlandı. Üstüne bir de dördüncü geçici vergilendirme dönemi tekrar getirilince bu dönemde enflasyon muhasebesi yapılıp yapılmayacağı sorgulanmaya başlandı. Zira sene başında çıkan tebliğ 2025 yılı birinci, ikinci ve üçüncü geçici vergilendirme dönemi ifadelerini içerdiği için dördüncü dönemde yapılmaması ancak bir tebliğ ile mümkündü.

Sene Sonuna Yaklaşırken Tebliğ ve Düzenleme Sürprizi!

2025 yılı Aralık ayının bitimine sayılı günler kala 24/12/2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 587 seri no.lu VUK Tebliği ile enflasyon muhasebesinin dördüncü geçici vergilendirme döneminde de yapılmayacağı açıklandı. Öncelikle sevinçle karşılanan bu düzenleme yavaş yavaş yerini şaşkınlığa bıraktı. Çünkü 31/12/2025 tarihli bilançoların düzeltilmesini amaçlayan enflasyon muhasebesi son çeyrekte uygulanmayacak ancak kurumlar vergisinde uygulanacaktı. Zira, kanun düzenlemesi olmadan enflasyon muhasebesinin sene sonunda yapılmaması imkansızdı. Borsaya kote olan ya da finansallarını erken kapatan şirketler için anlamsız bir tablo ortaya çıkacak, muazzam sapmalarla karşılaşılacaktı.  

Neyse ki mecliste görüşülmekte olan kanun teklifine akşam üstü enflasyon muhasebesi ile ilgili bir önerge sunuldu. Verilen önerge, enflasyon muhasebesinin 2025, 2026 ve 2027 yıllarında ve bu yılların geçici vergilendirme dönemlerinde uygulanmamak üzere ertelenmesini içermekteydi. Önerge meclis oylamasına sunularak kabul edildi ve 25/12/2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “7571 Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 631 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile yasalaştı. Önergenin verilmesi, mecliste oylanması ve Resmi Gazete’de yayımlanması jet hızıyla gerçekleşti. Bu güne kadar gördüğüm en hızlı yasalaşan düzenlemeydi diyebilirim.

Yasalaşan 7571 sayılı Kanunla 2025, 2026, ve 2027 yılları ve bu yılların geçici vergilendirme dönemleri (kendilerine özel hesap dönemi tayin edilenlerde 2026, 2027 ve 2028 yılında biten özel hesap dönemleri itibarıyla) ENFLASYON DÜZELTMESİ şartlarının gerçekleşmediği dönem olarak kabul edilerek enflasyon muhasebesi 3 yıl süreyle gündemden kalktı.  

Peki Şimdi Ne Olacak? 

Enflasyon muhasebesi uygulamada esasen güçlü özkaynak yapısına sahip pek çok şirkette mükellefler lehine, hazine aleyhine sonuç doğurmaktaydı. Düzenlemeyle birlikte enflasyon muhasebesinin uygulanmayacak olması, bu şirketler bakımından vergi yükünün artacağı anlamına gelmektedir. Peki şimdi ne olacak? Enflasyon muhasebesinin alternatifi var mıdır?

Enflasyon muhasebesi gibi parasal olmayan bütün varlıkları kavramasa da vergisel maliyeti olmayan, mükellefler açısından yapılmasında fayda gördüğümüz “Sürekli Yeniden Değerleme” müessesesini ele alacağız.

Sürekli yeniden değerleme müesesesi, VUK’un Mük. 298’inci maddesinin “Ç” bendinde düzenlenmiş olup en son 2023 yılının 3’üncü çeyreğinde uygulandı. Enflasyon muhasebesinin 2025 yılında uygulanmayacak olması, sürekli yeniden değerlemeden faydalanma imkanını yeniden doğurdu. Her ne kadar enflasyon muhasebesine göre daha dar kapsama sahip olsa da şu an itibariyle enflasyon muhasebesinin yerini alabilecek olan yegane düzenlemedir. Vergi yükü oluşturmadan vergisel avantajlar yaratmaktadır.

2025 Yılı İçin Sürekli Yeniden Değerleme Yapılabilir mi?

Yukarıda belirttiğimiz üzere, sürekli yeniden değerleme; VUK’un Mükerrer 298/Ç maddesinde düzenlenmiş olup, enflasyon düzeltmesine ilişkin şartların oluşmadığı geçici vergilendirme dönemlerinde ve dönem sonlarında uygulanabilmektedir. Zorunlu bir uygulama değildir.

7571 sayılı Torba Yasa’nın 34’üncü maddesiyle 2025 yılı ve bu yılın geçici vergilendirme dönemleri (kendilerine özel hesap dönemi tayin edilenlerde 2026 yılında biten özel hesap dönemi itibarıyla), ENFLASYON DÜZELTMESİ şartlarının gerçekleşmediği dönem olarak kabul edildiğinden 2025 yılı 4’üncü geçici vergilendirme döneminde sürekli yeniden değerleme yapılabilecektir.

Sürekli Yeniden Değerlemeyi Kimler Uygulayabilir?

Tam mükellefiyete tabi ve bilanço esasına göre defter tutan gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri (kollektif, adî komandit ve adî şirketler dâhil) sürekli yeniden değerlemeden yararlanabilirler. 

Sürekli Yeniden Değerlemeyi Kimler Uygulayamaz?

v  Dar mükellefiyet esasında vergilendirilenler,

v  İşletme hesabı (zirai işletme hesabı dâhil) esasına göre defter tutanlar,

v  Serbest meslek kazanç defteri tutan serbest meslek erbabları,

v  Münhasıran sürekli olarak işlenmiş altın, gümüş alım-satımı ve imali ile iştigal edenler,

v  Kayıtlarını Türk para birimi dışında başka bir para birimiyle tutmalarına izin verilenler

Sürekli yeniden değerleme uygulamasından yararlanamazlar

Sürekli Yeniden Değerlemeye Tabi Tutulabilecek İktisadi Kıymetler Nelerdir?

Enflasyon düzeltmesine ilişkin şartların gerçekleşmediği dönem sonları itibariyle aktife kayıtlı bulunan amortismana tabi iktisadi kıymetler, sürekli yeniden değerlemeye tabi tutulabilir.

Sürekli Yeniden Değerlemeye Tabi Tutulamayacak İktisadi Kıymetler Nelerdir?

v  Bu niteliklerini korudukları sürece sat-kirala-geri al işlemine konu kıymetler,

v  Kira sertifikası ihracına konu edilen kıymetler,

v  Emtia niteliği taşıyan kıymetler,

v  Yeniden değerlemenin yapılacağı dönem sonu itibariyle aktife kayıtlı olmayan ATİKLER,

v  Yeniden değerlemenin yapılacağı hesap döneminde aktife dahil edilen ATİKLER

için yeniden değerleme yapılamayacak.

Sürekli Yeniden Değerlemeye Esas Değer Nedir?

Sürekli yeniden değerlemeye esas değer; amortismana tabi iktisadi kıymetlerin ve bunlara ait amortismanların değerlemenin yapılacağı dönem sonu itibariyle yasal defter kayıtlarında yer alan değeridir. Bu değerler, içerisinde faiz ve kur farklarını barındırıyorsa, arındırılarak yeniden değerlemeye esas kıymetlerinin belirlenmesi gerekmektedir.

Amortismana tabi kıymetin geçmiş dönemlerde ayrılmamış olan amortismanları, tam olarak ayrılmış varsayılarak yeniden değerleme işlemi yapılır.

Sürekli Yeniden Değerlemenin Herhangi Bir Vergisel Maliyeti Var mıdır?

Sürekli yeniden değerlemenin mükelleflere vergisel anlamda bir maliyeti bulunmamakla birlikte sağlamış olduğu vergisel avantajlar vardır. Özkaynakları güçlendirmesiyle örtülü sermaye, finansman gider kısıtlaması gibi konularda koruyucu etki yaratırken daha fazla amortisman ayırma imkanı sunduğu için de vergi yükünü hafifletir.

Yeniden Değerleme Oranı Nedir?

Yapılacak değerlemede, değerleme oranı olarak VUK’un Mük. 298’inci maddesinin (B) fıkrası uyarınca ilgili yıl ve geçici vergilendirme dönemleri için ilan edilen yeniden değerleme oranı esas alınır. 585 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği ile 2025 yılı için açıklanmış olan yeniden değerleme oranı, %25,49’dur. Dolayısıyla, 31/12/2025 tarihli bilançolarda yer alan yeniden değerlemeye konu ATİK’lerin değerleme oranı da bellidir.

Not: Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde 31/12/2025 tarihli bilançolardaki hangi kıymetlerin değerlemeye konu edilebileceğini lütfen göz ardı etmeyiniz!

Mükelleflerin bu uygulamayı göz ardı etmemesi gerektiğini değerlendiriyor ve faydalanılmasında yarar görüyoruz. 

Şaban Atuçuran
Yardımcı Ortak
satucuran@Kpmg.Com