Önce Tebliğ Sonra Önerge Derken Enflasyon
Muhasebesinden Vaz Geçildi. Son Çare Sürekli Yeniden Değerleme!
Enflasyon muhasebesi tartışmalarla
başladığı gibi yine tartışmalarla son buldu. Herkesin dört gözle beklediği ve
bir hevesle düzelttiği 2023 yılı bilançolarıyla başlayan serüven, yetersiz
kalan alt düzenlemeler nedeniyle bir sorun yumağı haline geldi. 2023 yılına
yönelik düzeltme işlemleri vergi efekti yaratmadığı için pek çoğumuz bu sorun
yumağını görmezden geldi.
Dişe dokunur bir özkaynak tutarına ya
da bilanço büyüklüğüne sahip olmayan şirketlerimiz enflasyon muhasebesiyle
birlikte büyüdü de büyüdü. Sonradan gördük ki bu kadar büyümek çok da işe
yaramıyor, işe yaramadığı gibi sorunların da derinleşmesine neden oluyordu.
Küçükken mutlu ve huzurlu olan şirketlerimizi artık bu sorunlar tedirgin etmeye
başladı. 2024 yılına geldiğimizde ise görmezden gelinen sorunlar, sorunların
çözümünde yetersiz kalan mevzuat nedeniyle kendini iyiden iyiye hissettirmeye
başladı. Kar dağıtacaksınız dağıtamıyor, sermayeyi artıracaksınız artıramıyor,
bölünsen dert birleşsen başka sorun, düzeltsek de mi ayırsak ayırsak da mı
düzeltsek, işletmeden çekiş olur mu olmaz mı, VUK’a göre mi TMS’ye göre mi? Say
say bitmez! Neyse ki sevabıyla günahıyla 2024 yılını da geride bıraktık.
2025 yılı geçici vergilendirme
dönemlerinde enflasyon muhasebesinin uygulanmayacağına yönelik düzenleme, rahat
bir nefes aldırdı. Tatil modunun
açılmasıyla birlikte kum, deniz, güneş derken sayılı günler çabucak geçti ve
enflasyon muhasebesi ateşi yeniden harlandı. Üstüne bir de dördüncü geçici
vergilendirme dönemi tekrar getirilince bu dönemde enflasyon muhasebesi yapılıp
yapılmayacağı sorgulanmaya başlandı. Zira sene başında çıkan tebliğ 2025 yılı
birinci, ikinci ve üçüncü geçici vergilendirme dönemi ifadelerini içerdiği için
dördüncü dönemde yapılmaması ancak bir tebliğ ile mümkündü.
Sene Sonuna Yaklaşırken Tebliğ ve
Düzenleme Sürprizi!
2025 yılı Aralık ayının bitimine
sayılı günler kala 24/12/2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 587 seri no.lu
VUK Tebliği ile enflasyon muhasebesinin dördüncü geçici vergilendirme döneminde
de yapılmayacağı açıklandı. Öncelikle sevinçle karşılanan bu düzenleme yavaş
yavaş yerini şaşkınlığa bıraktı. Çünkü 31/12/2025 tarihli bilançoların
düzeltilmesini amaçlayan enflasyon muhasebesi son çeyrekte uygulanmayacak ancak
kurumlar vergisinde uygulanacaktı. Zira, kanun düzenlemesi olmadan enflasyon
muhasebesinin sene sonunda yapılmaması imkansızdı. Borsaya kote olan ya da
finansallarını erken kapatan şirketler için anlamsız bir tablo ortaya çıkacak,
muazzam sapmalarla karşılaşılacaktı.
Neyse ki mecliste görüşülmekte olan
kanun teklifine akşam üstü enflasyon muhasebesi ile ilgili bir önerge sunuldu.
Verilen önerge, enflasyon muhasebesinin 2025, 2026 ve 2027 yıllarında ve bu
yılların geçici vergilendirme dönemlerinde uygulanmamak üzere ertelenmesini
içermekteydi. Önerge meclis oylamasına sunularak kabul edildi ve 25/12/2025
tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “7571 Türk Ceza Kanunu ile Bazı
Kanunlarda ve 631 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun” ile
yasalaştı. Önergenin verilmesi, mecliste oylanması ve Resmi Gazete’de
yayımlanması jet hızıyla gerçekleşti. Bu güne kadar gördüğüm en hızlı yasalaşan
düzenlemeydi diyebilirim.
Yasalaşan 7571 sayılı Kanunla 2025,
2026, ve 2027 yılları ve bu yılların geçici vergilendirme dönemleri (kendilerine
özel hesap dönemi tayin edilenlerde 2026, 2027 ve 2028 yılında biten özel hesap
dönemleri itibarıyla) ENFLASYON DÜZELTMESİ şartlarının gerçekleşmediği dönem olarak
kabul edilerek enflasyon muhasebesi 3 yıl süreyle gündemden kalktı.
Peki Şimdi Ne Olacak?
Enflasyon muhasebesi uygulamada
esasen güçlü özkaynak yapısına sahip pek çok şirkette mükellefler lehine,
hazine aleyhine sonuç doğurmaktaydı. Düzenlemeyle birlikte enflasyon
muhasebesinin uygulanmayacak olması, bu şirketler bakımından vergi yükünün artacağı
anlamına gelmektedir. Peki şimdi ne olacak? Enflasyon muhasebesinin alternatifi
var mıdır?
Enflasyon muhasebesi gibi parasal
olmayan bütün varlıkları kavramasa da vergisel maliyeti olmayan, mükellefler
açısından yapılmasında fayda gördüğümüz “Sürekli Yeniden Değerleme” müessesesini
ele alacağız.
Sürekli yeniden değerleme müesesesi, VUK’un
Mük. 298’inci maddesinin “Ç” bendinde düzenlenmiş olup en son 2023 yılının
3’üncü çeyreğinde uygulandı. Enflasyon muhasebesinin 2025 yılında uygulanmayacak
olması, sürekli yeniden değerlemeden faydalanma imkanını yeniden doğurdu. Her
ne kadar enflasyon muhasebesine göre daha dar kapsama sahip olsa da şu an
itibariyle enflasyon muhasebesinin yerini alabilecek olan yegane düzenlemedir. Vergi
yükü oluşturmadan vergisel avantajlar yaratmaktadır.
2025 Yılı İçin Sürekli Yeniden
Değerleme Yapılabilir mi?
Yukarıda belirttiğimiz üzere, sürekli
yeniden değerleme; VUK’un Mükerrer 298/Ç maddesinde düzenlenmiş olup, enflasyon
düzeltmesine ilişkin şartların oluşmadığı geçici vergilendirme dönemlerinde ve
dönem sonlarında uygulanabilmektedir. Zorunlu bir uygulama değildir.
7571 sayılı Torba Yasa’nın 34’üncü
maddesiyle 2025 yılı ve bu yılın geçici vergilendirme dönemleri (kendilerine
özel hesap dönemi tayin edilenlerde 2026 yılında biten özel hesap dönemi
itibarıyla), ENFLASYON DÜZELTMESİ şartlarının
gerçekleşmediği dönem olarak kabul edildiğinden 2025 yılı 4’üncü
geçici vergilendirme döneminde sürekli yeniden değerleme yapılabilecektir.
Sürekli Yeniden Değerlemeyi Kimler
Uygulayabilir?
Tam mükellefiyete tabi ve bilanço
esasına göre defter tutan gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri (kollektif,
adî komandit ve adî şirketler dâhil) sürekli yeniden değerlemeden yararlanabilirler.
Sürekli Yeniden Değerlemeyi Kimler
Uygulayamaz?
v Dar mükellefiyet esasında
vergilendirilenler,
v İşletme hesabı (zirai işletme hesabı
dâhil) esasına göre defter tutanlar,
v Serbest meslek kazanç defteri tutan
serbest meslek erbabları,
v Münhasıran sürekli olarak işlenmiş
altın, gümüş alım-satımı ve imali ile iştigal edenler,
v Kayıtlarını Türk para birimi dışında
başka bir para birimiyle tutmalarına izin verilenler
Sürekli yeniden değerleme
uygulamasından yararlanamazlar
Sürekli Yeniden Değerlemeye Tabi
Tutulabilecek İktisadi Kıymetler Nelerdir?
Enflasyon düzeltmesine ilişkin
şartların gerçekleşmediği dönem sonları itibariyle aktife kayıtlı bulunan amortismana tabi iktisadi kıymetler, sürekli yeniden değerlemeye tabi tutulabilir.
Sürekli Yeniden Değerlemeye Tabi
Tutulamayacak İktisadi Kıymetler Nelerdir?
v Bu niteliklerini korudukları sürece
sat-kirala-geri al işlemine konu kıymetler,
v Kira sertifikası ihracına konu edilen
kıymetler,
v Emtia niteliği taşıyan kıymetler,
v Yeniden değerlemenin yapılacağı dönem
sonu itibariyle aktife kayıtlı olmayan ATİKLER,
v Yeniden değerlemenin yapılacağı hesap
döneminde aktife dahil edilen ATİKLER
için yeniden değerleme yapılamayacak.
Sürekli Yeniden Değerlemeye Esas
Değer Nedir?
Sürekli yeniden değerlemeye esas
değer; amortismana tabi iktisadi kıymetlerin ve bunlara ait amortismanların
değerlemenin yapılacağı dönem sonu itibariyle yasal defter kayıtlarında yer
alan değeridir. Bu değerler, içerisinde faiz ve kur farklarını barındırıyorsa,
arındırılarak yeniden değerlemeye esas kıymetlerinin belirlenmesi
gerekmektedir.
Amortismana tabi kıymetin geçmiş
dönemlerde ayrılmamış olan amortismanları, tam olarak ayrılmış varsayılarak
yeniden değerleme işlemi yapılır.
Sürekli Yeniden Değerlemenin Herhangi
Bir Vergisel Maliyeti Var mıdır?
Sürekli yeniden değerlemenin
mükelleflere vergisel anlamda bir maliyeti bulunmamakla birlikte sağlamış
olduğu vergisel avantajlar vardır. Özkaynakları güçlendirmesiyle örtülü
sermaye, finansman gider kısıtlaması gibi konularda koruyucu etki yaratırken
daha fazla amortisman ayırma imkanı sunduğu için de vergi yükünü hafifletir.
Yeniden Değerleme Oranı Nedir?
Yapılacak değerlemede, değerleme
oranı olarak VUK’un Mük. 298’inci maddesinin (B) fıkrası uyarınca ilgili yıl ve
geçici vergilendirme dönemleri için ilan edilen yeniden değerleme oranı esas
alınır. 585 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği ile 2025 yılı için açıklanmış
olan yeniden değerleme oranı, %25,49’dur.
Dolayısıyla, 31/12/2025 tarihli bilançolarda yer alan yeniden değerlemeye konu
ATİK’lerin değerleme oranı da bellidir.
Not: Yukarıdaki açıklamalar
çerçevesinde 31/12/2025 tarihli bilançolardaki hangi kıymetlerin değerlemeye
konu edilebileceğini lütfen göz ardı etmeyiniz!
Mükelleflerin bu uygulamayı göz ardı
etmemesi gerektiğini değerlendiriyor ve faydalanılmasında yarar görüyoruz.
