Yeni
Kanun Teklifi İle Yapılması Öngörülen Düzenlemeler
16 Temmuz 2024 tarihinde
“Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”
TBMM gündemine girmiştir. Söz konusu Kanun teklifiyle yapılması öngörülen
düzenlemeler ve öngörülen yürürlük tarihleri aşağıda belirtilmiştir;
Söz konusu teklifin 1. Maddesi
ile, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 22/A
maddesinde yer alan, bazı ödeme ve işlemler sırasında Hazine ve Maliye
Bakanlığına bağlı tahsil dairelerine vadesi geçmiş borcun bulunmadığına ilişkin
belge arama zorunluluğu getirilmesine ilişkin düzenleme kapsamına, mahkeme
kararları ve icra dairelerinin ödeme veya icra emirleri üzerine yapılacak
ödemeler dâhil edilmektedir.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 2. Maddesi
ile, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca belirlenen kriterlere göre Ar-ge ve
tasarım faaliyetlerinde bulunan Start-up işletmelerinde çalışan personele
verilen ve ücret olarak değerlendirilen hisse senetlerinin elde tutulduğu
süreye göre farklı oranlarda vergi istisnası sağlanmaktadır. İstisna kapsamında
kabul edilecek hisse senedinin değeri, hisse senedinin çalışana verildiği yılda
elde edilen yıllık brüt ücretini geçemeyecektir.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 3. Maddesi
ile; doktorlar, diş hekimleri gibi serbest meslek kazancı ve restoran, kafe
gibi ticari kazanç yönünden gelir vergisi mükelleflerinin yılın belirli
zamanlarında hasılatlarının tespit edilmesi, tespit edilen hasılatları ile
beyanları arasında %20’yi aşan oranda uyumsuzluk olanların izaha davet edilerek
izahın yeterli bulunmaması durumunda hasılat tespitlerinden hareketle vergi
tarh edilmesine imkan veren düzenleme yapılmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 4., 33. ve
34.Maddeleri ile, kayıt dışılık ile mücadeleye destek olmak amacıyla; ticari
kazanç elde eden gelir vergisi mükellefleri ile kurumlar vergisi mükelleflerine
yapılan bazı ödemelerden gelir ve kurumlar vergisi kesintisi yapılmasına imkan
sağlanmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımını
izleyen ikinci ayın başında)
Söz konusu teklifin 5.Maddesi
ile, münhasıran sahte belge düzenleme amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiği
vergi inceleme raporu ile tespit edilip mükellefiyeti terkin edilenler ile
bunlarla ilişkili olanlar başka bir şirkette kanuni temsilci veya %10’dan fazla
oranda ortak oldukları takdirde bu şirketlerden, söz konusu kişilerin hukuki
statülerine son verilmesi veya teminat gösterilmesi istenilmekte olup ilgili
kişilerin şirket ile ilişkisinin kesilmemesi ve teminat gösterilmemesi
durumunda teminat tutarı kadar özel usulsüzlük cezası kesilmesine yönelik
düzenleme yapılmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 6.maddesi
ile, her türlü dijital ortamda alım, satım, kiralama, ilan ve reklam gibi
ticari faaliyet gösteren aktörlerin bu faaliyetlerine ilişkin bilgilerin
alınabilmesi amacıyla bilgi verme mecburiyeti kapsamına alınanlar ve düzenli
bilgi verilecek konular düzenlenmektedir.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 7. ve
8.maddeleri ile, döviz ve döviz hesaplarında olduğu gibi şirket ve bankaların
aktifinde yer alan kıymetli madenler ile kıymetli madenlere dayalı mevduat hesaplarının
borsa rayici ile değerlenmesi, bu değerleme sonucu, geçici vergi dahil hesap
dönemleri itibarıyla değerleme farklarının vergilendirilmesi sağlanmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 9.maddesi
ile, kayıt dışı faaliyette bulunan bir başka anlatımla vergi idaresinin bilgisi
dışında çalışanlara kesilecek vergi ziyaı cezasının; verginin 1 katı olarak
kesilecek cezalarda 1,5 kat, verginin 3 katı olarak kesilecek cezalarda 4,5 kat
kesilecek şekilde artırımlı uygulanması sağlanmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 10.maddesi
ile, kayıt dışılıkla mücadele kapsamında 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 352.
maddesine göre kesilen usulsüzlük cezaları artırılmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 11.maddesi
ile, kayıt dışılıkla mücadele kapsamında 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 353.
maddesine göre kesilen özel usulsüzlük cezaları artırılmaktadır. Ayrıca, bazı
fiillerin tekrarında uygulanacak ceza tutarları artırılmaktadır. Örneğin;
Fatura verilmemesi ve alınmaması, ödeme kaydedici cihaz fişi düzenlenmemesi
hallerinde uygulanan 3.400 TL olan ceza tutarı 1. Tespitte 10.000 TL olarak
uygulanacak, daha sonraki tespitlerde ceza tutarı artırılacaktır. Yine Vergi
Usul Kanununa göre düzenlenmesi gereken belgeler yerine Kanunda yer almayan
belgelerin düzenlenmesi durumunda kesilecek cezalar artırımlı olarak
uygulanacaktır. Ayrıca bu belgeleri almak zorunda olanlara da ceza kesilmesi
yönünde düzenleme yapılmakta, ancak, 5 iş günü içinde belge düzenlenmediğini
idareye bildiren alıcılara ceza kesilmeyeceği düzenlenmektedir.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 12.maddesi
ile, Damga vergisi ödenmemiş kağıtları işleme koyan noterler adına kesilecek
asgari özel usulsüzlük cezası tutarı artırılmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 13.maddesi
ile, kayıt dışılıkla mücadele kapsamında 213 sayılı Vergi Usul Kanununun
mükerrer 355. maddesine göre kesilen özel usulsüzlük cezaları artırılmaktadır.
Bu
kapsamda;
o
Bakanlıkça getirilen zorunluluklara uymamanın
yaptırımı olan özel usulsüzlük cezaları artırılmakta, elektronik ticaret
platformlarının bilgi verme yükümlülüğüne uymaması haline ilişkin yeni fiiller
tanımlanarak cezaları düzenlenmektedir.
o
Banka veya ödeme kuruluşlarından ödeme yapma
yükümlülüğüne uyulmamasının cezası artırılmakta, idarenin bilgisine girmeden
önce ödemeyi takip eden beş iş günü içinde ödemeyi yapan mükellefin durumu
idareye bildirmesi halinde ödemeyi yapan adına ceza kesilmemesi sağlanmaktadır.
o
153/A maddesinde belirtilen teminat verme ve
eksik teminatın tamamlanması yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi halinde
uygulanacak ceza belirlenmektedir.
o
Başkasına ait POS cihazını kullanan ve
kullandıranlara, mal teslimi veya hizmet ifalarına ilişkin para transferlerini,
başkasına ait banka hesaplarına yaptıranlara ve hesaplarını kullandıranlara
artırımlı özel usulsüzlük cezası getirilmektedir.
o
ÖKC ve POS cihazlarına ilişkin Bakanlık
düzenlemelerine uyum seviyesinin artırılması amacıyla yapılan düzenlemelere
aykırı davranan banka, ödeme kuruluşu, güvenlik servis sağlayıcı, sipariş-satış
vb yazılım gerçekleştirenlere, e-belge ve e-defter uygulamalarına ilişkin
hizmet veren özel entegratör ve yazılım şirketlerine özel usulsüzlük cezası
kesilmesine ilişkin düzenleme yapılmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 14.maddesi
ile, vergiye gönüllü uyumun artırılmasını teminen vergi aslı uzlaşma
kapsamından çıkarılmakta ve buna ilişkin olarak Vergi Usul Kanununun ilgili
maddelerinde düzenleme yapılmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 15.maddesi
ile, Gelir İdaresi Başkanlığı taşra teşkilatı kadrolarında görev yapan
personelden (sözleşmeli olarak istihdam edilenler dâhil); icra, tahsilat,
yoklama ile yaygın ve yoğun vergi denetimi işlemlerini yapmakla görevlendirilen
ve fiilen daire dışında çalıştırılan personele ayda 50 saati geçmemek üzere
fazla çalışma ücreti ödenmesine imkân veren düzenleme yapılmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 16.maddesi
ile, Kanunun yayımından önce yapılmış uzlaşma başvurularının değişiklik öncesi
hükümlere göre sonuçlandırılmasına yönelik düzenleme yapılmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 17. ve 21.
maddeleri ile, ticari olmayan gezi, eğlence, spor gibi faaliyetlerde kullanılan
deniz taşıma araçlarına yat limanlarında verilen kiralama, bakım vb.
hizmetlerde KDV istisnasının kaldırılması ve deniz ve hava taşıma araçları için
liman ve hava meydanlarında yapılan hizmetler nedeniyle yüklenilen KDV’nin
indirim imkanının kaldırılarak doğrudan gider yazılması sağlanmaktadır.
(Yürürlük : 17.madde için
Kanun’un yayımı tarihinde, 21.madde için yayımını izleyen ayın başında)
Söz konusu teklifin 18. ve 26.
maddeleri ile, KDV ve ÖTV Kanunları uyarınca, ulusal güvenlik kuruluşlarına
milli savunma ve iç güvenlik ihtiyaçları için yapılan teslim ve hizmetlere
ilişkin istisna ile Gümrük Kanununda aynı konuda yer alan istisna hükmü arasındaki
farkın, malların ithalatı ve yurt içi teslimindeki ithalat lehine olan uygulama
farklılığı kaldırılmak suretiyle, giderilmesi sağlanmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 19.maddesi
ile, birleşme, devir ve bölünme işlemlerinde, devreden KDV ve iade hakkının 5
takvim yılı kriterine veya zamanaşımına bağlı olmaksızın vergi incelemesi
yoluyla yeni şirkete devrine izin verilmektedir.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 20. ve 23.
maddeleri ile mükelleflerin KDV beyannamelerinde yer alan indirilecek KDV
tutarlarının 5 takvim yılı süresince indirim yoluyla giderilememesi halinde, bu
süre sonunda kayıtlardan çıkarılarak yapılacak vergi incelemesi ile gelir veya
kurumlar vergisinin tespitinde gider olarak dikkate alınmasına imkan
sağlanmaktadır.
(Yürürlük : 1/1/2030
tarihinde)
Söz konusu teklifin 22.maddesi
ile, mükelleflerin KDV iadelerinin doğru bir şekilde yapılması ve haksız KDV
iadesine sebebiyet verilmemesini teminen KDV iadelerindeki esas usul, vergi incelemesi
olarak belirlenmektedir.
(Yürürlük : Kanun’un yayımını
izleyen ayın başında)
Söz konusu teklifin 24.maddesi
ile, yabancı devlet kurum ve kuruluşları tarafından deprem nedeniyle yapılacak
yardımlara KDV istisnası sağlanmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 25.maddesi
ile, serbest bölgelerde faaliyette bulunan işletmelere sağlanan kazanç
istisnasının ihracat gelirleri ile sınırlandırılması yönünde düzenleme
yapılmaktadır.
(Yürürlük : 1/1/2025
tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere yayımı tarihinde)
Söz konusu teklifin 27.maddesi
ile, bazı tütün mamullerinden alınmakta olan maktu vergi tutarına ilişkin
asgari maktu vergi tutarının %20’sine kadar olan sınırlama kaldırılmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 28.maddesi
ile, kısa vadeli sigorta kolları prim oranının yeniden belirlenmesi ve
belirlenen %2,25 prim oranını; %1,5’e kadar indirmeye, %2,5’e kadar artırmaya
Cumhurbaşkanına yetki verilmektedir.
(Yürürlük : Kanun’un yayımını
izleyen ayın başında)
Söz konusu teklifin 29.maddesi
ile, yaşlılık, malullük, ölüm aylığı almakta olan emeklilerimize ve hak
sahiplerine dosya bazında 10.000 Türk lirası olarak öngörülen aylık asgari
ödeme 12.500 Türk Lirasına yükseltilmektedir.
(Yürürlük : 2024 yılı Temmuz
ayı ödeme döneminden itibaren uygulanmak üzere yayımı tarihinde)
Söz konusu teklifin 30.maddesi
ile, 8/9/1999 (dahil) öncesinde sigortalı sayılanlardan, ilk defa yaşlılık veya
emekli aylığı bağlananların, aynı işyerinde sosyal güvenlik destek primine tabi
çalışmaya devam etmeleri halinde işverenlere sağlanan 5 puanlık sosyal güvenlik
destek priminin Hazine tarafından ödenmesine ilişkin uygulama
sonlandırılmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımını
izleyen ayın başında)
Söz konusu teklifin 31.maddesi
ile, malullük ve yaşlılık sigortasından ödenen aylıklar ve aylıklar ile
birlikte her ay itibarıyla yapılan ödemeler toplamının dosya bazında, 8/2/2006
tarihli ve 5454 sayılı Kanunun 1 inci maddesi uyarınca yapılacak ek ödeme dâhil
asgari tutarının artırılması nedeniyle yapılacak ödemelerin Hazinece
karşılanacak kısmı için Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesinin ilgili tertibine
ödenek eklenmesi konusunda Cumhurbaşkanına yetki verilmektedir.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihinde)
Söz konusu teklifin 32.maddesi
ile, Kurumlar vergisi kanununda düzenleme yapılarak, taşınmazlara yatırım yapan
fon ve ortaklıkların, ticari mal niteliğinde olanlar dahil sahip oldukları
taşınmazlardan elde ettikleri kazançlara sağlanan istisna, elde edilen bu
kazançların %50’sinin maddede öngörülen süre içerisinde ortaklarına kar payı
olarak dağıtılması şartına bağlanmaktadır.
(Yürürlük : 1/1/2025
tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere yayımı tarihinde)
Söz konusu teklifin 35.maddesi
ile, Yap İşlet ve Devret Modeli ile Kamu Özel İşbirliği Projeleri kapsamında
elde edilen kazançlardan %30 oranında kurumlar vergisi alınması sağlanmaktadır.
(Yürürlük: 2025 yılı ve
izleyen vergilendirme dönemlerinde elde edilen kazançlara, özel hesap dönemine
tabi olan kurumların ise 2025 takvim yılında başlayan özel hesap dönemi ve
izleyen vergilendirme dönemlerinde elde edilen kazançlarına uygulanmak üzere
yayımı tarihinde)
Söz konusu teklifin 36.maddesi
ile, yurt içi asgari kurumlar vergisi uygulaması getirilmektedir. Kurumlar
vergisi mükelleflerinin ödeyecekleri kurumlar vergisinin, indirim ve istisnalar
düşülmeden önceki kurum kazancının %10’undan aşağı olamayacağı yönünde
düzenleme yapılmaktadır.
(Yürürlük: 2025 yılı ve
izleyen vergilendirme dönemlerinde elde edilen kazançlara, özel hesap dönemine
tabi olan kurumların ise 2025 takvim yılında başlayan özel hesap dönemi ve
izleyen vergilendirme dönemlerinde elde edilen kazançlarına uygulanmak üzere
yayımı tarihinde)
Söz konusu teklifin 37. ila
50. Maddeleri arasında, küresel asgari kurumlar vergisi ihdas edilmesine
yönelik açıklamalar yapılmıştır.
Ekonomik
Kalkınma ve İşbirliği Örgütünün (OECD) Matrah Aşındırma ve Kâr Kaydırma (BEPS)
projesi kapsamında Türkiye'nin de aralarında bulunduğu yaklaşık 140 ülke
tarafından onaylanan mutabakat metnine göre yıllık konsolide hasılatı 750
milyon Avro eşiğini aşan çok uluslu işletme gruplarının düşük vergileme yapılan
ülkelerdeki şube, iştirak ve işyerlerinin asgari bir tamamlayıcı vergilemeye
tabi tutulması karan alınmış ve ülkeler tarafından gerekli yasal düzenlemeler
yapılmaya başlanmıştır.
Çok
uluslu şirketlerde asgari kurumlar vergisi özetle, faaliyet gösterilen her bir
ülke bazında belirlenen efektif vergi oranının %15'in altında olduğu durumda, o
ülkede doğan kârlara tamamlayıcı bir vergi uygulanmasıdır.
Model,
tamamlayıcı verginin alınmaması durumunda grubun merkezinin bulunduğu ülkeye bu
vergiyi alma hakkı vermekte, grubun merkezinin bulunduğu ülkenin de tamamlayıcı
vergi almaması halinde gruba dahil şirketlerin bulunduğu ülkeler tarafından
tamamlayıcı vergi alınabilmektedir.
Ülkemizde
faaliyette bulunan çok uluslu şirketlerden bu şekilde asgari vergi alınmaması
durumunda alınmayan vergi diğer ülkeler tarafından alınacaktır.
Kanun
teklifinde, Kurumlar Vergisi Kanununa 13 maddeden oluşan "Yerel ve Küresel
Asgari Kurumlar Vergisi" başlıklı bölüm eklenmesi öngörülmekte, geçiş
düzenlemelerinin yapıldığı ilave bir geçici madde ile birlikte yeni bir
müessese ihdas edilmektedir.
Çok
uluslu şirketlerde asgari kurumlar vergisi uygulaması ile birlikte ülkelerin
bir güvenlik müessesesi olarak yerel asgari kurumlar vergisi düzenlemelerine de
mevzuatlarında yer verdikleri görülmektedir.
Bildiğiniz
üzere ülkemizde kurumlar vergisi genel oranı %25'dir. Beyan edilen kazanç
üzerinden indirim ve istisna uygulanması nedeniyle hesaplanan ve ödenen
kurumlar vergisi bu oranın çok altında kalabilmektedir.
Bu bağlamda,
beyan edilen kazanç ile matrah arasında bir bağ kurulmak suretiyle ödenmesi
gereken asgari bir vergi ihdas edilmesi önerilmektedir.
Taslakta
13 maddeden oluşan küresel asgari kurumlar vergisi uygulamasının 2024 yılı ve
izleyen vergilendirme dönemlerinde elde edilen kazançlara uygulanacağı
öngörülmektedir.
Asgari
küresel kurumlar vergisi oranı %15 olup ülkesel bazlı vergi yükünün asgari
kurumlar vergisi oranını aşması halinde küresel asgari tamamlayıcı kurumlar
vergisi hesaplanmayacağı belirtilmektedir.
(Yürürlük: 37 nci ila 49 uncu
maddeleri için, 2024 yılı ve izleyen vergilendirme dönemlerinde elde edilen
kazançlara, özel hesap dönemine tabi olan kurumların ise 2024 takvim yılında
başlayan özel hesap dönemi ve izleyen vergilendirme dönemlerinde elde edilen
kazançlarına uygulanmak üzere Kanun’un yayımı tarihinde, 50.maddesi için
Kanun’un yayımı tarihinde)
Söz konusu teklifin 51.maddesi
ile, yurt dışına çıkış harcı 500 TL olarak belirlenmekte ve bu tutarın her yıl
yeniden değerleme oranında artırılması sağlanmaktadır.
(Yürürlük : Kanun’un yayımı
tarihini izleyen onuncu günde)
Söz konusu Kanun teklifi
bültenimiz ekinde yer almaktadır.
Saygılarımızla bilgilerinize
sunarız.