Ekonomik
İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (“OECD”), 160’tan fazla ülke ve yetki alanını
kapsayan ve vergi şeffaflığı bakımından önemli bir artışı temsil eden yaklaşık
7.000 Çok Uluslu İşletme(“ÇUİ”)’nin faaliyetlerine ilişkin birleştirilmiş Ülke
Bazlı Rapor (“CbCR”) verilerini içeren en son yıllık Kurumlar Vergisi
İstatistikleri’ni 17 Kasım tarihinde yayımlamıştır.
Yayınlanan
raporda yer alan veriler; gelişmekte
olan ve yükselen piyasa ekonomileri için başta olmak üzere diğer ülkeler için
de kurumlar vergisinin önemli bir gelir kaynağı olmaya devam ettiğini
göstermektedir. Ortalama olarak, kurumlar vergisinin toplam vergi içindeki payı
Afrika (%18,8), Asya ve Pasifik (%18,2) ve Latin Amerika ve Karayipler’de
(%15,8) ile OECD ülkelerine (%9,6) oranla daha yüksektir.
Söz konusu
veriler, yasal kurumlar vergisi oranlarında yıllarca yapılan indirimlerin
ardından; ülkelerin gelirlerini arttırma ve yatırımı teşvik etme arasında bir
denge kurmaya çalışmalarının 2021’de yaşanan vergi tabanlarındaki bazı
daralmalar ile birlikte 2022 yılında kurumlar vergisi oranlarının bir istikrara
kavuştuğuna işaret etmektedir. Kurumlar vergisi oranlarının istikrara
kavuşturulması, hükümetlerin Koronavirüs salgını sonrasında karşılaştığı mali
zorluklara karşı vermiş oldukları bir reaksiyon olarak da yorumlanabilmektedir.
Raporda yer alan veri setinin kapsadığı tüm yetki alanları için ortalama yasal
vergi oranı, 2000’de %28 iken, 2021’de %20 ve 2022’de %20 olmuştur.
Hükümetlerin,
ekonomik toparlanmayı hızlandırmaya çalışmak için yatırımları (özellikle
araştırma ve geliştirme faaliyetlerini)
teşvik etmek suretiyle kurumlar vergisi sistemini kullandıklarına dair
veriler bulunmaktadır. Söz konusu verilere göre cömert sermaye indirimleri ile
kurumlar vergisi matrahlarının daraldığını ve söz konusu hükümlerin uygulandığı
ülke sayısının 2019 yılında 57 iken 2021 yılında artarak 65 olarak
gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Raporda yer alan verilere göre ayrıca OECD ve
Avrupa Birliği Üye Devletleri tarafından uygulanan Ar&Ge vergisel
uygulamaların COVID-19 pandemisi sırasında
2020 ve 2021 yıllarında sayı olarak arttığı anlaşılmaktadır.
CBCR verilerine
de değinen rapora göre, kurumlar vergisi oranının sıfır olduğu ülkelerde, çalışan
başına hesaplanan ortalama gelir 2 milyon ABD doları iken kurumlar vergisi
oranının sıfırın üzerinde olduğu bölgelerde söz konusu ortalama gelirin
yalnızca 300.000 ABD doları olduğu sunulmaktadır. Ayrıca, yatırım merkezlerinde
(investment hubs) faaliyet gösteren şirketlerin ilişkili taraf gelirleri toplam
gelirlerin %35’ini oluştururken, yüksek, orta ve düşük gelirli ülkelerde
faaliyet gösteren şirketlerin ilişkili taraf gelirlerinin ortalama payı %15
civarındadır. Bu sonuçlar ticari faktörler nedeniyle ortaya çıkabileceği gibi
muhtemel Vergi Matrahı Aşındırması ve Kar Aktarımı (BEPS) varlığına da işaret
edebilmektedir.
Konu ile ilgili
detaylı bilgi için söz konusu yayına bu linkten ulaşabilirsiniz.