Devlet Memurları Kanunu ile Bazı
Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Teklifi ile vergisel konularda yapılması öngörülen düzenlemeler ve
değişiklikler bültenimizde özetlenmiştir.
-Tüzel kişilerin ve tüzel
kişi olmayan teşekküllerin gerçek faydalanıcısının bilinmesine ilişkin
düzenleme yapma konusunda Bakanlığa özel yetki verilmesi öngörülmektedir.
Kanun teklifinin 24 üncü maddesi ile Vergi
Usul Kanununda yer alan mevcut genel yetkilere ilave olarak, gerçek faydalanıcı
bilgisinin temin edilmesine yönelik Hazine ve Maliye Bakanlığına özel bir yetki
verilerek getirilen yükümlülüklere uymayanlara mevcut cezalardan farklı ceza
uygulanabilmesine imkân sağlanması öngörülmektedir.
Buna göre Bakanlık; gerçek faydalanıcının
kapsamını belirlemeye, bu kapsama girenlerin bildirilmesi zorunluluğunu
getirmeye, bildirimin içerik, format, standart, verilme süresi ve yöntemini
belirlemeye, bunlarda değişiklik yapmaya, bildirim verme yükümlülüğünü sektör,
mükellef gruplan ve mükellefiyet durumları itibarıyla belirlemeye, bu bent
kapsamındaki bilgi ve bildirimlerin elektronik ortamda muhafaza ve ibraz edilmesi
yükümlülüğü getirmeye ve uygulamaya ilişkin diğer usul ve esaslarını belirlemeye
yetkili olacaktır.
-213 Sayılı Vergi Usul
Kanununda bazı özel usulsüzlük cezalarının hadleri yeniden belirlenmiştir.
Kanun teklifinin 25 üncü maddesi ile Vergi
Usul Kanununun özel usulsüzlük cezalarının düzenlendiği 353 üncü maddede yer
alan fatura ve benzeri evrak verilmemesi ve alınmamasına ilişkin cezaların caydırıcılığını
artırmak amacıyla yeniden belirlenerek;
“Elektronik belge olarak düzenlenmesi
gerekenler de dâhil olmak üzere, verilmesi ve alınması icabeden fatura, gider
pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi,
alınmaması, düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer
verilmesi, bu belgelerin elektronik belge olarak düzenlenmesi gerekirken Maliye
Bakanlığınca belirlenen zorunlu haller hariç olmak üzere kâğıt olarak
düzenlenmesi ya da bu Kanunun 227, 231 ve 234 üncü maddelerine göre hiç
düzenlenmemiş sayılması halinde; bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda
olanların her birine, her bir belge için 1.000
Türk lirasından aşağı olmamak üzere bu belgelere yazılması gereken meblağın
veya meblağ farkının %10’u nispetinde özel usulsüzlük cezası kesilir.
Bir takvim yılı içinde her bir belge
nevine ilişkin olarak tespit olunan yukarıda yazılı özel usulsüzlükler için
kesilecek cezanın toplamı 500.000
Türk lirasını geçemez.
2. Elektronik belge olarak düzenlenmesi
gerekenler de dâhil olmak üzere, perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihazla
verilen fiş, giriş ve yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi,
yolcu listesi, günlük müşteri listesi ile Maliye Bakanlığınca düzenlenme
zorunluluğu getirilen belgelerin; düzenlenmediğinin, kullanılmadığının,
bulundurulmadığının, düzenlenen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara
yer verildiğinin, gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin veya elektronik belge
olarak düzenlenmesi gerekirken Maliye Bakanlığınca belirlenen zorunlu haller
hariç olmak üzere kâğıt olarak düzenlendiğinin tespiti ya da bu belgelerin bu
Kanunun 227 nci maddesine göre hiç düzenlenmemiş sayılması halinde, her bir
belge için 1.000 Türk lirası özel
usulsüzlük cezası kesilir.
Ancak, her bir belge nevine ilişkin
olarak kesilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı her bir tespit için 50.000 Türk lirasını, bir takvim yılı içinde
ise 500.000 Türk lirasını geçemez.”
şeklinde düzenlenmiştir.
-Elektronik ticarette
bilgi ve bildirimlerin elektronik ortamda muhafaza ve ibraz edilmesi yükümlülüğünü
yerine getirmeyen mükelleflere ve gerçek faydalanıcı bildirimine ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmeyen
mükelleflere uygulanacak usulsüzlük cezalarının artırılması öngörülmektedir.
Kanun teklifinde yer alan 26 ncı madde
ile Vergi Usul Kanunun 355 inci maddesine eklenen;
"Mükerrer 257 nci maddenin birinci
fıkrasının (7) numaralı bendi ile getirilen zorunluluklara uymayanlara, (1) ve
(2) numaralı bentlerde yer alan özel usulsüzlük cezasının 5 katı, (3) numaralı
bentte yer alan özel usulsüzlük cezasının 2 katı uygulanır." ve
"Mükerrer 257 nci maddenin birinci
fıkrasının (9) numaralı bendi ile getirilen zorunluluklara uymayanlara (1)
numaralı bentte yer alan özel usulsüzlük cezasının 3 katı
uygulanır." ibareleri ile Elektronik ticarette bilgi ve bildirimlerin
elektronik ortamda muhafaza ve ibraz edilmesi yükümlülüğünü yerine getirmeyen
mükelleflere ve gerçek faydalanıcı bildirimine
ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmeyen mükelleflere uygulanacak
usulsüzlük cezaları artırılmıştır.
-Nakdi Sermaye Artırımı uygulamasından
doğan indirim hakkının beş hesap dönemi boyunca kullanılabilmesine yönelik
düzenleme yapılmıştır.
Teklifin 44 ve 45 inci maddelerinde
yapılan düzenlemeler ile indirim
düzenlemesindeki süresiz yararlanma hakkı, sermaye artırımına ilişkin kararın
veya ilk kuruluş aşamasında ana sözleşmenin tescil edildiği hesap dönemi ile bu
dönemi izleyen dört hesap dönemi dikkate alınarak
sınırlandırılmaktadır. Bu süre zarfında, kazanılan indirim tutarlarından,
kazancın yetersizliği nedeniyle ilgili dönemlerde indirim konusu yapılamayan
tutarlar, beş yıllık süre dolduktan sonra da indirime konu edilebilecek olup
bu kapsamda bir sınırlamaya
gidilmemektedir.
Nakdi sermaye artırımına ilişkin indirim
uygulamasının artırım yapılan dönem ve izleyen dört hesap
dönemiyle sınırlandırılması nedeniyle,
madde ile, önceki dönemlerde artırım yapmış ve indirimden faydalanmış olan mükelleflerin,
geçmiş dönemlerde indirimden faydalandıkları dönem sayısına bakılmaksızın 2022
dönemi dahil beş hesap dönemi daha indirimden faydalanmaya devam etmelerine
imkan tanınmaktadır.
-Tacirlerin saklamakla
yükümlü olduğu defter ve belgelerin zayi olması durumunda dava açabilme
süresine ilave yapılması öngörülmektedir.
Kanun teklifinin 48 inci maddesi ile tacirler
saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin yangın, su baskını veya yer
sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle zayii olması durumunda zıyaı
öğrenme anından itibaren on beş gün içinde dava açabilmektedirler. Madde ile,
tacirlere söz konusu sürenin kısalığı göz önünde bulundurularak ilave bir on
beş gün daha verilerek, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 82 nci maddesinin yedinci
fıkrasının birinci cümlesinde yer alan "on beş" ibaresi "otuz"
şeklinde değiştirilmiştir.
-7394 Sayılı Kanunla 5520
Sayılı Kanunda yapılan bazı düzenlemelerin, 2023 yılından başlamak üzere
izleyen yıllarda da geçerli olacağı öngörülmektedir.
Teklifte yer alan 50 nci madde ile, 7394
sayılı Kanunla 5520 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (d)
bendinin (4) numaralı alt bendi ve 32 nci maddesinde yapılan düzenlemelerin,
2023 yılından başlamak üzere izleyen yıllarda da geçerli olduğu hususu açıklığa
kavuşturulmaktadır.
İlgili maddede yer alan "2023 yılı
vergilendirme dönemi kurum kazançlarına uygulanmak üzere yayımı
tarihinde," ibaresi "2023 yılı ve izleyen vergilendirme dönemlerine
ait kurum kazançlarına uygulanmak üzere yayımı tarihinde," şeklinde
değiştirilerek 2023 yılından başlayarak izleyen yıllarda da geçerli olacağı
hususu düzenlenmiştir.